ANADOLU’NUN KALBİNDE BİR ŞEHİR: AKSARAY

İlk olarak, Kapadokya kralı Archeleos’un şehri anlamına gelen Archelais adını alan ve Türklerin Anadolu’ya gelişiyle birlikte bugünkü adına kavuşan Aksaray, zamanında tarihi İpek Yolu’nun önemli merkezlerinden birisiydi. Aksaray, bugün de Anadolu’nun kalbinde yer alan bir kavşak noktası ve dünyaca ünlü Ihlara Vadisi, Eğri Minaresi, eski taş evleri, şifalı Ziga Kaplıcaları, heybetli Hasan Dağı, doğal güzellikleri ve zengin mutfağıyla gözde bir turizm merkezidir.

Aksaray’da, yerel mimariyle inşa edilmiş geleneksel Aksaray otelleriyle beraber, 4 ya da 5 yıldızlı Aksaray merkez otellerinde de konaklayabilirsiniz. Yılın her mevsiminde büyük bir turizm potansiyeline sahip şehirde Aksaray otel fiyatları, her bütçeye uygun seçenekleriyle size farklı alternatifler sunmaktadır.

AKSARAY’DA NE YAPILIR

Aksaray’da görmeniz gereken ilk yer, Melendiz Çayı ile beraber 100-200 metrelik bir kanyonda 14 km boyunca uzanan ünlü Ihlara Vadisi’dir. Vadinin dik yamaçlarında kayalara oyulmuş, adeta bir masaldan fırlamış gibi görünen pek çok kilise sağlı sollu sıralanmış halde ziyaretçilerini beklemektedir.

Bu kiliseler, 9. Yy’dan itibaren keşişler tarafından hem ibadet hem de gizlenme amacıyla kullanılmışlardır. Bugün bu kiliselerden 14’ü ayaktadır. Aynı şekilde, Aksaray’dan 50 km uzakta bulunan Manastır Vadisi, Kapadokya bölgesinin en büyük manastırı sayılan ve zamanında Moğol akınlarına karşı Selçukluların savunma yeri olarak kullanılan Selime Katedrali ve peri bacaları görülmeye değerdir.

Mutlaka görmeniz gereken Aksaray’ın bir diğer önemli sembol yapısı ise, İtalya’nın ünlü Pisa Kulesi’yle benzerliğiyle dikkat çeken, Selçuklu Sultanı 1. Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından 13. Yy’da inşa edilmiş Eğri Minare’dir. Minarenin eğikliği, nehre doğru eğik ve kaygan zemine aksi yönde özellikle eğri inşa edilmesinden kaynaklanmaktadır.

Bunların dışında; Anadolu’nun en büyük höyüklerinden olan Acemhöyük, manastır mekanları kaya içine oyulmuş Sümbüllü Kilise, mübadele döneminde Yunanistan’daki Türklerin gelip yerleştiği ve bugün çoğunluğu butik otel olarak kullanılan Güzelyurt’un taş evleri, 15. Yy’da Karamanoğulları İbrahim Bey tarafından inşa edilen Zinciriye Medresesi, görkemli Hasan Dağı’nın eteklerinde yer alan Nora Antik kenti ve Bizans döneminden kalan ve bugün bir açık hava müzesi görünümdeki 3 katlı Saratlı Kırkgöz Yeraltı Şehri, tarih kokan Aksaray’ın görülmesi gereken önemli yerleridir. Tabii ki Türkiye’nin önemli dağcılık merkezlerinden olan, dört mevsim tepesinde kar bulabileceğiniz, Aksaray’ın sembolü haline gelmiş Hasan Dağı da bütün görkemiyle sizi beklemektedir.

Aksaray’da, ünlü Taşpınar halılarından, Sele Sepeti, Güzelyurt Çinisi ve Çömleği ya da Köpük Helvası alabilir; yöresel lezzetlerden Bamya Çorbası, Sıkma, Aksaray Tava, Papara ve Katmer ile kendinize özel bir ziyafet çekebilirsiniz. Günün sonunda da Bakanlar Kurulu tarafından koruma altına alınan şifalı Ziga Kaplıcaları’nda bir mola vererek, güne huzurlu bir nokta koyabilirsiniz.

YAPMADAN GİTMEYİN

-      Kıvrılarak akıp giden Melendiz Çayı boyunca uzanan Ihlara Vadisi’ni ve Manastır Vadisi’ni, Selime Katedrali’ni ve peribacalarını, Saratlı yeraltı Şehri’ni ziyaret edin. Attığınız her adım ve bastığınız her toprak parçası size, Anadolu’nun masalsı tarihini anlatacaktır.

-      Pisa Kulesi’ne benzerliğiyle dikkat çeken Eğri Minare’yi mutlaka ziyaret edin. Bu minareyi inşa eden mimarın dehasına şahitlik edin.

-      Hasan Dağı’nın zirvesine çıkın. Eğer dağcılıkla ilgileniyorsanız, unutamayacağınız bir deneyim yaşamaya hazır olun. Belki de, dört mevsim boyunca eksilmeyen, Hasan Dağı’nın saçları gibi duran karlı tepelerinde bir kartopu oynarsınız. Sonra da muhteşem manzaranın keyfini çıkartmayı unutmayın.

-      Bamya Çorbası başta olmak üzere geleneksel lezzetlerin tadına mutlaka bakın.

-      Taşpınar Halılarından mutlaka alın. Kendinize son derece değerli ve özel bir hediye almış olacaksınız.

-      Şifalı Ziga Kaplıcaları’nın 47 derece sıcaklıktaki sularında kendinize bir sağlık molası verin.